Fenerbahçe’mizin Erkek Basketboldaki 13 Türkiye Şampiyonluğu

Fenerbahçe Spor Kulübü’nün futbolda 1959 öncesi kazandığımız Türkiye şampiyonluklarının tescili için mücadele verdiği bu günlerde; basketbol tarihimiz ile ilgili çalışmalara önemli katkılar vermiş olan Salon Tribünü ekibi olarak, kulübümüzün bu haklı davasını basketbola taşıma adına işaret fişeği niteliği taşımasını amaçladığımız bir çalışmada bulunduk.

Basketbola dair ilk faaliyetlerin 1913’te yapıldığı ve sonraki yıllarda yapılan girişimlerin kısa ömürlü olduğu Fenerbahçe’de Erkek Basketbol Takımı, parkelere ilk kez 1944 yılında Muhtar Sencer ve Cem Atabeyoğlu’nun girişimleri ile çıktı. Bu dönemde Türk basketbolu, yerel liglerden oluşuyordu. Ülkenin üç büyük kenti olan İstanbul, İzmir ve Ankara’nın şampiyonları, Türkiye’nin en büyüğünü belirlemek üzere Türkiye Şampiyonası’nda bir araya geliyordu.

Şehir Liglerinin Kısa Tarihi

İstanbul Basketbol Ligi’nin ilk yıllarına döndüğümüzde, şu manzarayı görüyoruz: Galatasaray’ın unutulmaz isimlerinden Ahmed Robenson’un anlatısına göre ülkemizde kurumsallaşan ilk basketbol turnuvası, İstanbul’da Genç Erkekler Hristiyan Birliği tarafından 1923-24 sezonunda düzenlenmişti. Mehmet Yüce ve Fethi Aytuna tarafından yazılan, Türkiye Basketbol Federasyonu tarafından 2019’da yayımlanan “Türkiye Basketbol Tarihi” kitabına göre, Robenson’un başında bulunduğu YMCA (Young Men’s Christian Association) tarafından düzenlenen bu lig, bir teşkilat dahilinde düzenlendiğinden resmi nitelik taşıyabilir.

İlk resmi ve yerli İstanbul Basketbol Ligi ise, 1933 yılında Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı tarafından organize edilmişti. İstanbulspor’un şampiyon tamamladığı bu sezonda takım sayısının azlığı ve kulüplerin çoğunun düzenli takım çıkaramaması nedeniyle birçok maç hükmen sonuçlandı. Bu sezonda lige katılma başvurusu yapan ve fikstürde yer alan Fenerbahçe, takım çıkaramaması sonucu ligden çekildi. Bu nedenle Fenerbahçe – Galatasaray ve Fenerbahçe – Beşiktaş derbileri oynanamadı. Fenerbahçe, bu sezonun ardından faaliyetlerine 1944 yılına kadar ara verdi. Halkevleri’nin dönem dönem girişimleri olsa da İstanbul Ligi, 1935 ve 1940 yılları arasında oynanmadı. Sportif Oyunlar Federasyonu bünyesindeki İstanbul Basketbol Ajanlığı, 1940-41 sezonundan itibaren ligi kaldığı yerden başlattı ve bu organizasyon, basketbolda profesyonelliğin başladığı 1966 yılına kadar devam etti.

Ankara’da devlet bünyesinde düzenlenen ilk basketbol ligi, 1942’den itibaren Askeri Güçler Basketbol Ligi ve Yüksekokullar Basketbol Ligi olarak iki grupta, iki şampiyon çıkaracak şekilde düzenlendi. Bu iki grup 1944 yılında birleşti. İzmir’de ilk basketbol liginin hangi yılda düzenlendiğine dair net bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak Sportif Oyunlar Federasyonu tarafından, 1946-47 sezonunda ilk İzmir Basketbol Ligi oynanmıştır.

Üç şehirdeki basketbol ligleri 1966 yılına kadar sürdürülürken, 1966’da Deplasmanlı Türkiye Basketbol Ligi’nin, bugünkü adıyla Basketbol Süper Ligi’nin başlatılmasıyla sona erdi.

1966 Öncesinde Türkiye Şampiyonaları ve Fenerbahçe’nin İlk Üç Şampiyonluğu

Türkiye Basketbol Federasyonu, tıpkı Türkiye Futbol Federasyonu’nun 1959 sonrası uygulamasında olduğu gibi, şampiyonluk sayılarında deplasmanlı profesyonel ligin başladığı 1966 yılı ve sonrasını baz almaktadır. Ancak ülkemizde o dönem basketbol liglerinin düzenlendiği üç şehrin şampiyonlarının mücadele ettiği Türkiye Basketbol Şampiyonası organizasyonları, bu hesaplara dahil edilmemektedir.

Türkiye Basketbol Şampiyonası’nın geçmişine göz atarsak bu turnuvanın ilk kez 1943 yılında düzenlendiğini görüyoruz. 1943 yılının Mayıs ayında, bugünkü Milli Eğitim Bakanlığı olan Maarif Vekaleti’nin “Maarif Kupası” düzenlediği ilk sezonun şampiyonu, Ankara Askeri Güçler şampiyonu Harp Okulu olmuştur. 1943 ve 1944 yıllarında Maarif Kupası adıyla düzenlenen organizasyon 1945 yılında Bahar Kupası, 1946 yılından itibaren ise “Türkiye Şampiyonası” ve “Türkiye Basketbol Birinciliği” adlarıyla anılmıştır.

1956-57: Fenerbahçe’mizin İlk Türkiye Şampiyonluğu

1953-54 sezonunda İstanbul Ligi’ni ikinci bitirerek tarihinde ilk kez Türkiye Şampiyonası’na katılan ve bu turnuvayı da Modaspor’un ardında Türkiye ikincisi olarak bitiren Fenerbahçe’miz, 1955 yılında Türkiye üçüncüsü, 1956’da Türkiye ikincisi unvanını almıştı. Şampiyonluk hasreti ise 1957 yazında sona erdi.

1956-57 sezonunda İstanbul Basketbol Ligi’ni namağlup tamamlayan sarı-lacivertliler, 36 puanla şampiyon oldu. 9-12 Mayıs 1957 tarihleri arasında İstanbul’da lig usülüyle oynanan Türkiye Şampiyonası’nda Fenerbahçe, şu sonuçları aldı:

  • 9 Mayıs 1957: Fenerbahçe 85-47 Altınordu (Altan Dinçer 22 sayı)
  • 10 Mayıs 1957: Fenerbahçe 85-58 Ankaragücü
  • 11 Mayıs 1957: Fenerbahçe 88-64 Mülkiye
  • 12 Mayıs 1957: Fenerbahçe 62-48 Vefa SK (Can Bartu 18 sayı)

Fenerbahçe’mizin şampiyon kadrosu: Sacit Seldüz, Altan Dinçer, Can Bartu, Mehmet Baturalp, Mete Yalçın, Metin Çabukel, Hikmet Vardar, Yılmaz Gündüz, Erdoğan Karabelen, Demir Şalt, Gündüz Erkan ve Fahrettin Gökmenoğlu. Başantrenör: Samim Göreç.

Türkiye yerel liglerinin en başarılı beş takımının katıldığı turnuvada 8 puanla ilk sırayı alan Fenerbahçe’miz, namağlup şekilde ilk Türkiye şampiyonluğunu kazandı. Vefa ise Türkiye ikincisi oldu.

1958-59: Fenerbahçe’mizin İkinci Türkiye Şampiyonluğu

İlk şampiyonluğunun ardından 1957-58 sezonunu Modaspor ve Galatasaray yenilgileri nedeniyle İstanbul ve Türkiye ikincisi olarak tamamlayan Fenerbahçe, 1958-59 sezonu İstanbul Ligi’nde şampiyon Modaspor ve ikinci Galatasaray’ın ardından üçüncü sırayı aldı. Türkiye Şampiyonası’na katılım için Federasyon Kupası’nda mücadele etti. Kupanın İstanbul grubunda; Anadolu Kupası’nda ilk iki sıraya giren Edirne Meriçspor’u 98-33, İzmir üçüncüsü Karantina’yı 91-52, Ankara üçüncüsü Ankara Demirspor’u ise 78-72 mağlup eden Fenerbahçe, üst üste altıncı kez Federasyon Kupası’nı kazandı ve Türkiye Şampiyonası bileti aldı.

2-6 Mart 1959 tarihleri arasında İstanbul’da düzenlenen Türkiye Şampiyonası’na, Türkiye’deki NATO üslerinde görevli iki ABD’li basketbolcu Samuel Hopkins ve James Holley’i kadrosuna katarak başladı. Takımımız, turnuvada şu sonuçları aldı:

  • 2 Mart 1959: Fenerbahçe 71-57 Mülkiye (Tuncer Yavuzer 34 sayı)
  • 4 Mart 1959: Fenerbahçe 79-47 Karşıyaka
  • 5 Mart 1959: Fenerbahçe 54-51 Modaspor (Mehmet Baturalp 14 sayı)
  • 6 Mart 1959: Fenerbahçe 73-64 Galatasaray (Ömer Urkon 24 sayı)

Fenerbahçe’mizin şampiyon kadrosu: Mehmet Baturalp, Güner Yalçıner, Ömer Urkon, Tuncer Kobaner, Bora Heriş, Gündüz Erkan, Gökhan Kökeş, Ergin Minisker, Günay Erkan, Erol Pekelman, Tarık Tuğal, Ahmet Erol, Yavuz Türkoğlu, James Holley, Samuel Hopkins, Tuncer Yavuzer. Başantrenör: Samim Göreç.

Bu sonuçlarla Fenerbahçe, tarihinde ikinci kez basketbolda Türkiye’nin en büyüğü oldu. Bir başka Kadıköy kulübü Modaspor ise Türkiye ikincisi oldu.

1964-65: Fenerbahçe’mizin Üçüncü Türkiye Şampiyonluğu

İkinci şampiyonluğu sonrası Türkiye Şampiyonası’nda beş sezon boyunca mutlu sona ulaşamayan Fenerbahçe, 1964-65 sezonunda koç Samim Göreç yönetiminde İstanbul Ligi’ni yalnızca bir mağlubiyetle şampiyon tamamladı. Sarı-lacivertliler, İstanbul ikincisi İTÜ, İstanbul üçüncüsü Galatasaray ve İstanbul beşincisi Deniz Harp Okulu ile birlikte şehrimizi Türkiye Şampiyonası’nda temsil etti.

Bu sezonda şampiyona, ilk devresi İstanbul’da, ikinci devresi İzmir’de olmak üzere iki devre halinde oynandı. Fenerbahçe’miz, şu sonuçları aldı:

İstanbul etabı

  • 14 Nisan 1965: Fenerbahçe 86-69 İTÜ
  • 15 Nisan 1965: Fenerbahçe 93-75 Altınordu
  • 16 Nisan 1965: Fenerbahçe 82-62 Galatasaray (Tuncer Kobaner 21 sayı)
  • 17 Nisan 1965: Fenerbahçe 86-62 TED Kolejliler (Erdal Poyrazoğlu 30 sayı)
  • 18 Nisan 1965: Fenerbahçe 106-62 Deniz Harp Okulu (Erdal Poyrazoğlu 24 sayı)

İzmir etabı

  • 28 Nisan 1965: Fenerbahçe 63-58 İTÜ (Hüseyin Kozluca 18 sayı)
  • 29 Nisan 1965: Fenerbahçe 70-63 Altınordu (Erdal Poyrazoğlu 20 sayı)
  • 30 Nisan 1965: Fenerbahçe 86-67 Galatasaray (Hüseyin Kozluca 23 sayı)
  • 1 Mayıs 1965: Fenerbahçe 67-50 TED Kolejliler
  • 1 Mayıs 1965: Fenerbahçe 84-77 Deniz Harp Okulu (Erdal Poyrazoğlu 39 sayı)

Fenerbahçe’mizin şampiyon kadrosu: Mehmet Baturalp‚ Tuncer Kobaner‚ Erdal Poyrazoğlu‚ Hüseyin Kozluca‚ Güner Yalçıner‚ İlker Esel‚ Engin Muratoğlu‚ Ferhan Baras‚ Oktay Okan‚ Emin Özer‚ Güray Aydın‚ Orhan Aydın. Başantrenör: Samim Göreç.

Bu sonuçlarla Fenerbahçe, deplasmanlı ligin başladığı 1966 yılı öncesindeki son Türkiye şampiyonluğunu kazandı. Namağlup şampiyon takımımızda Tuncer Kobaner en centilmen oyuncu, Samim Göreç ise en faydalı antrenör ödüllerini dönemin İzmir Valisi Namık Kemal Şentürk’ün elinden aldı. İTÜ Türkiye ikincisi, TED Kolejliler ise Türkiye ikincisi oldu.

1966 Öncesinin Hesaba Katılması Gerekliliği

1943 ve 1966 yılları arasında, toplamda 24 sezon düzenlenen Türkiye Basketbol Şampiyonası, verilen unvan ve düzenleniş biçimi tarafından ulusal nitelik taşımaktadır. Türkiye’de yerel liglerin düzenlendiği üç kentin en iyi takımlarını bir araya getiren ve Federasyon Kupası’nda elemeleri geçen Anadolu takımlarının da yer alabildiği bu kupayı kazanan takım, kayıtlara ve gazete manşetlerine “Türkiye şampiyonu” olarak geçmiştir. Oynandığı dönemde Türkiye’nin en üst seviyedeki basketbol organizasyonu olan bu turnuva, Federasyon Kupası ile karıştırılmamalıdır.

Ülkemizde basketbolun ve takımların imkanlarının gelişmesi ile, 1966-67 sezonundan itibaren deplasmanlı lig oynanmaya başlamıştır. Türkiye Şampiyonası’nın formatının farklılık göstermesinin ve tüm sezonu kapsamamasının sebebi ise, 40’lı ve 50’li yıllarda seyahat imkanlarının azlığıydı.

Bu şampiyonalar amatör seviyedeydi ancak amatörlük ve profesyonellik ayrımı, oyuncu ve kulüp arasında yapılan sözleşmeyi bağlar. Düzenlenen bu şampiyonaların kendi dönemlerinde ülkenin en üst seviyesini oluşturduğu unutulmamalıdır. Nitekim günümüzde de Türk spor teşkilatlanmasının yapısı gereği, futboldaki profesyonel ligler (Süper Lig, 1. Lig, 2. Lig, 3. Lig) harici tüm spor organizasyonları ve yapılan sözleşmeler amatör nitelik taşımaktadır.

Aynı zamanda Türkiye Basketbol Şampiyonası birincileri, Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası’nın başlamasıyla beraber ülkemizi Avrupa’da temsil etmişlerdir. Türkiye Basketbol Tarihi kitabına göre 1958 yılında Modaspor, 1959-60 ve 1965-66 sezonlarında Fenerbahçe, 1960-61, 1963-64, 1964-65 ve 1966-67 sezonlarında Galatasaray, 1961-62 ve 1962-63 sezonlarında Darüşşafaka; bir önceki sezonun şampiyonları olarak Avrupa’da boy göstermişlerdir.

Avrupa’daki Örnekler, Olması Gereken Şampiyonluk Sayıları ve Sonuç

Avrupa’daki şampiyonluk hesabı örneklerine baktığımızda ise, Yunanistan’da 1927 ve 1963 yılları arasında düzenlenen Pan Helen Şampiyonası’nın günümüzdeki Yunanistan Ligi ile aynı statüde sayıldığı görülmektedir. Fransa’da 1920 ve 1949 yılları arasında düzenlenen “Excellence” şampiyonası ile 1949 ve 1963 yılları arasında düzenlenen Milli Şampiyona, günümüzdeki Fransa Ligi ile aynı statüde sayılmaktadır. Almanya’da 1938 ve 1966 yılları arasında düzenlenen Almanya Basketbol Şampiyonası ve Batı Almanya Şampiyonası, günümüzdeki Bundesliga ile aynı statüde sayılmaktadır. İtalya’da ise basketbol ligi şampiyonlukları, 1920’de başlayan amatör döneme kadar uzanmaktadır. Örneğin bugün 30 İtalya şampiyonluğuna sahip olan ve EuroLeague’de mücadele ettiğimiz Olimpia Milano’nun ilk şampiyonluğu 1935-36 sezonuna aittir.

Fenerbahçe Spor Kulübü’nün futboldaki tezi üzerine yapılan eleştirilerden birisi ise, bu tezin savunulmasının amacının tarihe sahip çıkmak değil, şampiyonluk sayısında öne çıkmak olduğu üzerinedir. Bu görüşün tamamen yanlış olduğu, basketbolda açıkça ortaya çıkmaktadır. Zira 1966 öncesinde en çok şampiyonluk kazanan kulüp olan Galatasaray’ın şampiyonlukları hesaba katılırsa, Galatasaray bugün en çok Türkiye şampiyonluğu kazanan kulüp haline gelmektedir.

1943 yılından itibaren takımların Türkiye Şampiyonluğu sayıları şu şekildedir (2023 yılı itibariyle):

  • Galatasaray SK: 18 (1943-44, 1944-45, 1946-47, 1947-48, 1948-49, 1949-50, 1952-53, 1954-55*, 1955-56, 1959-60, 1962-63, 1963-64, 1965-66, 1968-69, 1984-85, 1985-86, 1989-90, 2012-13)
  • Anadolu Efes SK (Efes Pilsen): 16 (1978-79, 1982-83, 1983-84, 1991-92, 1992-93, 1993-94, 1995-96, 1996-97, 2001-02, 2002-03, 2003-04, 2004-05, 2008-09, 2018-19, 2020-21, 2022-23)
  • Fenerbahçe SK: 13 (1956-57, 1958-59, 1964-65, 1990-91, 2006-07, 2007-08, 2009-10, 2010-11, 2013-14, 2015-16, 2016-17, 2017-18, 2021-22)
  • Eczacıbaşı SK: 8 (1975-76, 1976-77, 1977-78, 1979-80, 1980-81, 1981-82, 1987-88, 1988-89
  • İstanbul Teknik Üniversitesi: 5 (1967-68, 1969-70, 1970-71, 1971-72, 1972-73)
  • Ülkerspor: 4 (1994-95, 1997-98, 2000-01, 2005-06)
  • Modaspor Kulübü: 3 (1953-54, 1954-55*, 1957-58)
  • Darüşşafaka SK: (1960-61, 1961-62)
  • Beşiktaş JK: 2 (1974-75, 2011-12)
  • Tofaş SK: 2 (1998-99, 1999-00)
  • Karşıyaka SK: 2 (1986-87, 2014-15)
  • Harp Okulu: 3 (1942-43, 1950-51, 1951-52)
  • Beykoz 1908 SK: 1 (1945-46)
  • Muhafızgücü SK: 1 (1973-74)
  • Altınordu SK: 1** (1966-67)

*: 1954-55 sezonunda Türkiye Basketbol Ligi şampiyonluğu; Galatasaray, Modaspor ve Fenerbahçe arasında yaşanan ihtilaf nedeniyle, kupa ortadan ikiye bölünerek hem Galatasaray, hem de Modaspor’a verilmiştir.

**: Deplasmanlı ligin başlamasının ardından 1966-67 Türkiye Basketbol Şampiyonası, Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası’na gidecek takımın belirlenmesi amacıyla bir kez daha oynanmıştır. Lig şampiyonu Altınordu ve kupa şampiyonu Fenerbahçe’nin karşılaştığı iki maçı da kazanan Altınordu, “Türkiye şampiyonu” unvanını elde etmiştir. Değerlendirmemize göre Altınordu, bu sezonda zaten lig şampiyonu olduğundan unvanı zaten elde etmiş olup, bu unvanın hesaba katılması tartışma konusudur. Nitekim TBF’nin yayınladığı Türkiye Basketbol Tarihi kitabında bu unvan hesaba katılmamıştır.

Sonuç olarak, ülkemizde devlet ve Türkiye Basketbol Federasyonu tarafından düzenlenen milli liglerin 1943 yılından itibaren başladığı göz önüne alınmalı ve Türkiye Basketbol Şampiyonası birincisi takımlar, hak ettikleri unvanlarına kavuşmalıdır. Türkiye şampiyonluklarının kulüpler düzeyinde Avrupa şampiyonalarının başladığı döneme indirgenmesi, bu başarıları elde etmiş takımlara ve eski basketbolculara yapılmış bir haksızlıktır. Biraz önce anlattığımız bilgiler ve gerçekler ışığında TBF’nin gereken kararı alması, Türk sporuna ve basketbol tarihimize saygı açısından bir gerekliliktir.

Salon Tribünü ekibi olarak, Türkiye’nin ve Fenerbahçe’nin basketbol tarihine katkı yolunda üzerimize düşeni yaptığımıza inanıyor; Türkiye Basketbol Federasyonu’nu, Fenerbahçe Spor Kulübü’nü ve diğer kulüpleri ve spor tarihçilerini bu konuyu tartışmaya davet ediyoruz.

Saygılarımızla.

Yorum bırakın