Egemen Bostan Yazıyor: “Artık Hata Lüksümüz Yok”

Fenerbahçe’miz EuroLeague’in 28. haftasında konuk olduğu Anadolu Efes’e 84-79 mağlup oldu. Salon Tribünü ekibinden Egemen Bostan, yerinde takip ettiği mücadeleyi yorumladı.

Her günü, her dakikası, her anı farklı bir hikaye Fenerbahçe’nin. “Her şey bitti” derken bir şeyler oluyor ve hikaye yeniden yazılmaya başlıyor. En çok umutsuzluğa kapıldığınız anda birileri çıkıyor ve umudunuzu yitirmemenizi sağlıyor. 15 sayı geri de düşsen, 20 sayı önde de olsan bu takım sizi asla umutsuzluğa sürüklemiyor. Sezona üç galibiyet dokuz mağlubiyetle başladığında, “Galiba play-off hayal” derken, bir anda 9-1’lik seri yaparak play-off planları yaptırması ya da bu maçtaki gibi 22 sayı geriden gelip maça bir anda ortak olması, Fenerbahçe’nin genlerinde var. Tabii bu anlattıklarımın bazı küçük detayları da var. Mesela, takımın iki yıldız oyuncusu uzun süreli sakatlığa maruz kalıyor ya da galibiyet serisinin en temel yapı taşı sezonun en kritik dönemecinde sakatlanıyor. Bu da bir Fenerbahçe gerçeği oldu artık.

Fotoğraf: Burak Saltık / fenerbahce.org

Genel maç değerlendirmesine gelirsek, arka arkaya aldığımız sürpriz mağlubiyetlerin telafisi niteliğinde önemli bir maçtı Efes maçı. Yerel rekabetimizin yanında, Ukrayna – Rusya savaşından dolayı Rus takımlarının maçlarının sayılmayacak olmasından, EuroLeague’de play-off yarışında en çok etkilenecek iki takımdan birisiydik çünkü. Maçın öneminin aksine, çok kötü başladık. Hücum etmekte zorlanırken, bir de ribaundlardaki etkisizliğimize Vasilije Micić önderliğindeki Anadolu Efes’in yüksek yüzdeli üçlük performansı da eklenince ilk çeyrekte dokuz sayı geriye düştük. Achille Polonara’nın maça çok kötü başlamasının da şüphesiz etkisi var bu kötü ilk çeyrek performansında. İlk çeyrekte bizi ayakta tutan ise, hala maç ritminden uzak olmasına rağmen 7-0’lık serimizin baş rolünü alan Nando De Colo’ydu.

İkinci çeyreğe de çok kötü hücum ederek başladık. 12’de iki attığımız üçlüğün yanında, ilk yarıda toplam beş blok yedik ve potayı göremeden hücum süresini doldurduğumuz pozisyonlarımız oldu. Hücum performansımız, savunma performansımızı da doğrudan etkiledi ve soyunma odasına 41-25 geride girdik.

Fotoğraf: Burak Saltık / fenerbahce.org

İkinci yarıya da Micic’in skorer oyununu ve Shane Larkin’in hücumda topu iyi yönlendirmesini engelleyemeyerek başladık. Efes’in kısalarının, tepede topu her eline aldığında savunmamızı tek driplingle geçip potaya gitmesi, farkın 22 sayıya kadar çıkmasının en büyük etkenlerinden biri oldu şüphesiz. Efes’in rüzgarını kesmek için aldığımız mola sonrasında Dyshawn Pierre önderliğinde hücumda bir şeyler üretmeye çalışsak da, oyunun bu bölümünde skor ihtiyacımızı bir nebze olsun gidermek için oyuna dahil olan Melih Mahmutoğlu’nun da hücumda etkisiz kalmasıyla farkı istediğimiz seviyelere çekemedik. Bununla beraber, rotasyon ve boyalı alan savunmasında yaşadığımız sıkıntılara rağmen Achille Polonara’nın toparlanması ve Dyshawn Pierre’in de sayılarıyla son çeyrek öncesi farkı 11 sayıya indirdik.

Fotoğraf: Burak Saltık / fenerbahce.org

Son çeyreğe ise, bir dakikada yediğimiz 5-0’lık serinin ardından koç Aleksandar Djordjević’in molasıyla başladık diyebiliriz. Şehmus Hazer’in 5-0’lık serisiyle beraber savunma enerjisi Polonara’nın üçlüğü ile birleşince fark tek hanelere indi. Son çeyreğe Efes tarafında damga vuran isim ise Rodrigue Beaubois’ti. Son çeyrekte attığı 16 sayının dört tanesinin üçlük olması, geri dönüşümüzü engelleyen ana faktördü.

Efes’i yakalamamızı sağlayan ikili olan Şehmus ve Marko Gudurić, enerjileriyle bizi maça ortak etse de bitime 40 saniye kala Larkin’in süre biterken çok zor pozisyonda attığı üçlük, sahadan mağlubiyetle ayrılmamıza yol açtı. Maçın 15. dakikasından itibaren gösterdiğimiz performansı ve isteği maç başından itibaren gösterseydik, bugün belki galibiyetimizi analiz ediyorduk. Kalan altı maçta play-off için hataya yer yok, neredeyse her maçı kazanmamız lazım. Pierria Henry ve Jan Vesely’nin sağlıklı dönmesi bizim için çok önemli, ne kadar hızlı dönerlerse bizim play-off şansımız da o kadar artar.

Fenerbahçe’miz, normalde bir sonraki rakibimiz olması gereken CSKA Moskova’nın da aralarında bulunduğu Rus ekiplerinin savaş nedeniyle diskalifiye edildiği EuroLeague’de bir sonraki maçını 15 Mart Salı günü saat 20.45’te Bayern München ile oynayacak.

Anadolu Efes maçında takımımızın istatistikleri ve özet görüntüler şu şekilde:

Yorum bırakın